4 Aralık 2013 Çarşamba

8 mi 10 mu? İki mevki arasında bir solak: Soner Aydoğdu*


Trabzonspor’un yetenekli yıldızı, artık hangi mevkiiye evrileceğini seçmek zorunda…
“İlerleyen zamanlarda forvet arkası gibi oynayan çok futbolcunun kalmayacağını düşünüyorum. Bu yüzden iki yönlü oyun tarzımı geliştiriyorum, futbolda iki yönlü oynamak her zaman ön planda olacak” demişti parladığı 2011- 2012 sezonunun bitimine yakın yaptığım röportajda. Halbuki Gençlerbirliği alt yapısında ve genç milli takımda geçirdiği yıllarda tüm formasyonunu klasik bir 10 numara gibi almıştı. Önemli alt yapıların temel sorunlarından olan yetenek ve mevki yönetimi sorunu Soner’de de çok bariz ortaya çıktı. A Takımda eğitimini aldığı pozisyonda değil, Tanıl Bora’nın güzel tanımlamasıyla anlattığı “getir götür işlerine bakan orta saha” pozisyonunda oynadı. Çift yönlü, “box to box” orta saha oyuncusu olmanın kendi açısından zorunluluğunun her ne kadar farkında olsa da forvet arkasındaki ilk göz ağrısı olan 10 numara pozisyonunu hala yokluyor. 

Mustafa Reşit Akçay da onu Apollon Limassol ve Kayseri Erciyesspor maçlarında orada oynattı. Limassol maçında gol atsa da çok etkili olamadı, Erciyesspor karşısında ise ilk yarı sahada kalabildi sadece. Üstelik arkasında kadrodaki pas oyunu için ideal ikili Didier Zokora ve Gustavo Colman vardı. Adrian ve zaman zaman Malouda’yı orada oynatan Mustafa Reşit Akçay şimdi de Soner denemeleriyle 10 numara pozisyonunda ısrarcı her zamanki gibi. Mustafa hoca daha önce de 1461 Trabzon’da bunu Sercan Kaya, 3 sene önce de TKİ Tavşanlı Linyitspor’da Mehmet Besler ile çözmüştü. Soner’in orjini olmasına rağmen üst seviyede 10 numara pozisyonunda başarılı olabilecek mi? Şimdilik, görüntü itibarıyla olacak gibi durmuyor. Yerli Nuri Şahin’e dönüşmesi daha mümkün gibi… “Fizik gücümü biraz daha geliştirdiğim zaman gerçekten eksiğim olmayacak” demişti 1 buçuk sene önceki söyleşide ama o “biraz” gelişimi henüz gerçekleştiremedi. 


Oyun zekası, yetenekli sol ayağı, hızlı karar verme ve asist becerisi üst seviye olsa da kuvveti ile patlayıcı özelliği hala yetersiz kalması artı özelliklerini yansıtmaktaki en temel sorunu. Artıları ve eksileriyle stili çok benzediği Nuri Şahin o gelişimi sağlayamadı ve yetenekli bir merkez orta saha oyuncusuna evirildi. Hatta bu sezon Jürgen Klopp onu bildiğimiz “çapa” gibi defansın içine kadar sokuyor, oradan hazırlık paslarında değerlendiriyor. Nuri’ye benzer zorunlu evrimi alt yaş kategorilerinin “süper 10 numaraları” Emre Belözoğlu ve Selçuk İnan da yaşamıştı… 22 yaşındaki Soner’in önündeki benzer ve temel handikap gün gibi ortada. Bakalım Soner var olan birinci sınıf yeteneklerinin de yardımıyla o seviye atlamayı yapabilecek mi? İster 10 numaraya doğru, ister 8’e doğru! Ama biri olmalı, olması için de çok geç kalmamalı artık… Aksi halde, iki numara arasında ve üstelik iki pozisyonda da eksik kalmaya devam eder… 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder