GİTMEK
Mİ ZOR, KALMAK MI!
Alt liglerin en önemli figürlerinden biri, TKİ
Tavşanlı Linyitspor’un simgesi haline gelen kaptanı. 20 yılda 170’e yakın gol
attı profesyonel liglerde. İnişler ve çıkışlarla dolu kariyerinde 30’unda kulüp
bulamadı ve amatöre dönmek zorunda kaldı. Ama vazgeçmedi ve profesyonel liglere
bu defa Linyitspor’la dönüş yaptı. Hem de 3 yıl boyunca lig yükselerek. Zaman
ilerledikçe yıllar ona yaş değil, olgunluk kattı. 38 yaşına geldi ama futbol
sevgisinden, daha da önemlisi oynama tutkusundan hiçbir şey kaybetmedi. Kopmak
istemiyor, belki de kopamıyor sahanın içinden. Kimisi onu büyük bir saygı ve hayranlıkla
izliyor, oynamaya devam etsin istiyor, kimisi ise emeklilik zamanının geldiğini
düşünüyor.
Kulüp yönetimi futbolcu olarak noktayı koymasını ve
teknik ekibe dahil olmasını istedi, ama o bu teklifi kabul etmedi ve oynama iradesi
gösterdi: “PTT 1. Lig’deyim, oynuyorum ve kendimi fiziksel olarak çok iyi
hissediyorum. 1-2 yıl daha oynamayı düşünüyorum. Ayrıca bırakmam o kadar kolay
değil, çünkü futbol benim hayatım, yaşam tarzım.”
“Maldini
Milan için neyse, Abdi Aktaş da bizim için odur”
Yönetim teklifinde ısrar edince PTT 1. Lig’in en
yaşlısı olan Abdi Aktaş’ın kulüpten ayrılması gündeme geldi. Ancak taraftar efsaneleşen
kaptanlarından kopmaya hiç mi hiç hazır değildi. “Abdi Aktaş’sız Linyitspor,
Linyitspor’suz Abdi Aktaş olmaz!” sloganıyla tepkisini dillendiren Neşter
Grubu, emektar kaptanlarının dönmesi için yönetime baskı yaptı: “Milan için
Maldini, Roma için Totti, Fenerbahçe için Alex, Galatasaray için Bülent Korkmaz
ne ise TKİ Tavşanlı Linyitspor için de Abdi Aktaş O’dur. Bazen taraftar ve
futbolcu arasında sportif ilişkinin dışında duygusal bağ kurulur. Bu sevgi bağı
yıllar boyunca unutulmaz. Futbol profesyonellik olabilir ama unutulmamalı ki, futbol
asla sadece futbol değildir. Yönetim küçük ilçenin büyük taraftarının sesine
kulak vermeli.”
“Antrenör
– futbolcu formülü”
Bunun üzerine yönetim de ara bir formül üretti ve simge
golcünün antrenör – futbolcu olarak kulüpte kalmasını sağladı. Yeni sezonda teknik
direktör Erol Tok’un yardımcılığını da yapacak olan Abdi Aktaş’ı 5 yıldır kaptanı
olduğu takımda artık farklı bir görev bekliyor. Abdi, sorumluluklarının
artacağının farkında ama bir o kadar da kendinden emin: “Zor olacağını
düşünmüyorum, çünkü yaklaşık 10-12 yıldır farklı takımlarda kaptanlık yapıyorum.
Kaptanlar teknik adamların en büyük yardımcılarından olmuştur her zaman. Yılların
vermiş olduğu birikimle bu görevi yapabileceğimi düşünüyorum”
Taraftar ise antrenör – futbolcu formülünden
endişeli: “Abdi Aktaş’ın futbolcu olarak kalması takım arkadaşlarının
üzerindeki etkiyi arttıracaktır. Fakat antrenör olduğu taktirde ister istemez
kaptanlığında olduğu kadar futbolcular üzerinde etkisi olmayacak. Bu sezon
taraftar olarak biz Abdi’nin futbolcumuz olarak kalmasından yanayız.”
Linyitspor’dan ayrılmanın eşiğinden dönen oyuncuya
bu süreçte transfer teklifleri de hemen gelmiş: “Yönetimle önceki görüşmemde
bir anlaşma sağlanamamıştı. 2. Lig’den teklifler geldi. Cazip bir teklif de vardı.
Kulübümle tekrar anlaşmasaydım bir alt ligde şampiyonluk hedefi olan bir
takımda oynayabilirdim.”
Yaşadığı bu sıkıntılı süreci ülkedeki futbol
algısına bağlayan Abdi, Türkiye’de performansa değil, yaşa bakıldığından
yakındı: “Chelsea 40 yaşındaki kaleci Mark Schwarzer’i transfer edebiliyor. 37
yaşındaki bir futbolcu 2-3 yıl sözleşmesini uzatabiliyor çünkü Avrupa’da yaş
değil yaptığı iş önemli.”
“İnsanların
çalışma hakkı elinden alındı”
Söz yaş konusuna gelmişken, kendisinin de
mağduriyetini yaşadığı 3. Lig ve 1. Amatör Küme’de devam eden yaş sınırlamasına
değiniyor: “Bence düşünülmeden alınmış bir karar. En kısa sürede dönülmesi gerekirdi
ama hala devam ediyor. Bir nevi insanların çalışma hakları elinden alınmış gibi
düşmek gerek. Ben de askerdeyken 30 yaş sınırlaması çıktı ve amatöre dönmek
zorunda kaldım. Çok kişi etkilendi. O yaşa kadar hiçbir iş yapmamış futbolcular
bir anda işsiz kaldı. Şimdi de futbolcular bir alt ligde oynayamadığı için 1.
Lig ve 2. Lig’de fazla futbolcu var ve maalesef düşük ücretlere oynamak zorunda
kalıyorlar”
Abdi, genç futbolcuların olgunlaşmasında tecrübeli
futbolcuların rolünün atlandığının altını çiziyor: “Genç futbolcular yetişsin
buna kimsenin itirazı yok ama bence bu gençlerin yetişmesi için tecrübeli
abilere ihtiyacı var. Ben de ilk profesyonel oynadığım takımda 35-36 yaşında
abilerim vardı, iyi ki vardılar, çok şey öğrendim onlardan.”
*FourFourTwo Dergisi 2013 Ağustos sayısında yayımlanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder