(2014 Dünya Kupası Yazıları)
Messi bu kez galiba
biraz kızdı!
“Arjantin’i yenebiliriz, ancak bunun için mucizeye
ihtiyacımız var” diyordu maçtan önce İran’ın Portekizli teknik adım Carlos
Queiroz. Az daha o mucizeyi gerçekleştiriyorlardı, hatta yazıya da “Mucizenin
adı İran!” başlığını da attırıyorlardı. Ama olmadı. Daha doğrusu Messi öyle
olmasına izin vermedi. Galiba birileri süper yıldızı bu kez biraz kızdırdı!
Arjantin’e sistem de fayda etmedi!
Pek alışılmadık bir şekilde Lionel Messi, Bosna Hersek
maçından sonra oyun sistemini eleştirince Alejandro Sabella en büyük yıldızına
kulak vermiş olacak ki üçlü forvetle çıktı İran karşısına. “Artık gerçek
santrfor oldum” diyen Napolili Gonzalo Higuain, Agüero ve Messi’nin arasına
girdi, ilk maçta orta sahadaki etkisiz
Maxi Rodrigez’in yerine Fernando Gago 11’de başladı, Angel Di Maria da daha
rahat sol kenara çıktı. Ancak ne sistem değişikliği, ne farklı oyuncu
tercihleri, ne de sonradan giren taraftarın pek sevdiği Ezequiel Lavezzi ile
Rodrigo Palasio ikilisi fayda etti. Fayda etmek bir yana, takımda kımıldama
dahi olmadı maç boyunca. Zaman zaman %80’lere varan topa sahip olma oranına
rağmen üretkenlik yetersizdi. Temposuz oyunla pozisyona girmekte çok zorlandı Arjantin.
O son ıslıklamayı yapmayacaktınız!
Bosna galibiyetine rağmen tatmin edici olmayan futbolun ardından,
İran karşısındaki silik, temposuz ve coşkudan uzak oyun taraftarın tepkisini
çekti. Artık kupa bekledikleri Lionel Messi de sahada pek görünmeyince son
dakikalarda protestolar en büyük yıldızlarına yöneldi. Yani maçın filmini
yapsak adını, “Messi’yi de ıslıklarlarmış!” koyabiliriz rahatlıkla. Ama bu
tepki süper solağa epey kızdırmış olacak ki kalan birkaç dakikada niyetini
bozdu. Ve 90 artıda klasik ayak içiyle uzak köşeye sert plasesiyle günü
kurtardı. Gol sevincindeki donuk yüz ifadesi tribünlere “selamdı” sanki. Arjantin
kötü futbola rağmen yine kazandı ve gruptan çıktı. Ancak bu futbolla ve
üretkenlikten uzak haliyle işi ileriki turlarda zor olduğu da aşikar.
Mucizenin adı İran olabilirdi!
Evet, tabelada günün kaybedeni oldu belki ama gönüllerin
kazananı oldu hiç şüphesiz. Mucizeye gerçekten çok yaklaştılar. İran’ın sahadaki
en iyilerinden Ashkan Dejagah ve Reza Ghoochannejhad’ın kaçırdıkları iki
pozisyon vardı ki mucizenin ucuna kadar sokuldular. Kaçan gollere ne kadar
hayıflansalar yeridir yani. Ama yine de, Arjantin’i yenememiş olsalar da, elbette
ki 98’deki ABD galibiyeti kadar anlamlı olmasa da, oynanan futbol ve verilen
mücadele İran tarihinin unutulmazları arasına girmeyi fazlasıyla hak etti.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder