Didier Drogba Süper Lig'de...
Bazen, biri sahneye tam anlamıyla arzı endam eder...
Öyle biridir ki bu: bir Hollandalı 3 sene önce
Mourinho’nun öğrencisi olduğunu, Şampiyonlar Ligi’ni kazandığını, yani Wesley Sneijder
olduğunu hatırlar...
Öyle biridir ki bu: 7 yıldır Süper Lig’desindir ama
belki de ilk defa ve tam anlamıyla takım oyncusu olursun. Şut atman yerde
vurursun, tek pasta topu vermen gereken yerde verirsin, orta yapman gereken yerde
yaparsın. Yani bugüne kadar görülmeyen bir Burak Yılmaz olursun...
Evet, bir adam sahaya girer, ve herkes şöyle bir
toparlanır, kendine çekidüzen verir...
Manisa 19 Mayıs Stadı’nda, 63’üncü dakikada bir
dünyü yıldızı, dünyü futbolunun son 10 yıldaki en büyük santraforu, yani Didier
Drogba’nın Türkiye serüvenine başladı...
Ama ne başlangıç oldu...
Yayıncı kuruluş bir kamerayı ona tahsis etti, ki her
adımını görelim diye.
İyi ki de yaptı...
Futbola dair ne yapılması gerikiyorsa onu yaptı, ama
sadece ne yapılması gerekiyorsa, daha fazlasını değil...
Pasını verdi, koşusunu yaptı, pozisyonunu aldı, tek
ayağıyla kafaya çıktı ve topun geldiği yöne derbeli bir vuruşla golü attı...
Ve burada asıl önemlisi; tüm bunları çok basit ve
çok sıradan bir şey yaparmışçasına yapması oldu...
Aslında; 35 yaşındaki Fildişi Sahilli süper yıldız, 30
dakikada sadece futbola dair temel doğruları yaptı...
Ne demişti modern futbolun kurucusu, total futbolun
mimarı, büyük futbol üstadı ve yaşayan efsane Johan Cruyff: “Futbol basit bir
oyundur, ama zor olan o basiti oynamaktır.”
Topu topu sadece 30 dakikada, attığı her adımla bize
futbolun basit bir oyun olduğunu hatırlattı Drogba, ve belki de özellikle de
Türk futbolcusunun sık sık unuttuğu temel bir futbol dersi verdi...
Teşekkürler, ve saygılar Didear Drogba!
*Spor Toto Süper Lig'deki ilk maçı olan Akhisar Belediyespor - Galatasaray maçındaki 28 dk. üzerine yazılmıştır. 19 Şubat 2013'te TRT Spor'da Futbol Stüdyosu Programında Yayınlanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder