Bursa’da en azından sonuç itibarıyla lige iyi
başlasa da Milli takım dönüşü kötü bir görüntü verdi Galatasaray. Kötü
görüntünün de ötesinde belirsizliklerle dolu bir hali vardı Eskişehirspor
karsında. Halbuki oyuncu istikrarı bakımından fazla sıkıntısı yok sarı
kırmızılıların. Eskişehirspor maçındaki 11’de sadece Tarık Çamdal ve Blerim
Dzemaili yeniydi, geride kalan 9 oyuncu geçen sezondan devam ediyor. Ama sahada
çok net görülen bir uyumsuzluk vardı. Boşa çıkmayan, yerleşim sorunu yaşayan, hareketsiz
ve top bekleyen bir haldeydi Galatasaraylılar. Bunda Prandelli’nin taktik
dizilişinin payının büyük olduğu ortada.
4-3-3
mü, 4-4-2 mi?
Yekta’nın tek ön libero, Blerim Dzemaili ve Selçuk
İnan’ın sol-sağ iç, Bruma’nın ikinci forvet oynamaya çalıştığı, Sneijder’in de
sol kenar ile forvet arkasında gidip geldiği, zaman zaman zor anlaşılan,
oyuncuların da pek sadık kalamadığı bir oyun dizilişiyle Eskişehirspor maçına çıktı
Galatasaray. O yüzden de sahada yerleşim sorunu yaşadı sık sık. Oyuncular
arasında mesafe hep uzun kaldı. Milli takımdan dönüş moralsizliği ve yorgunluğu
da eklenince ilerisi için, özellikle de Şampiyonlar Ligi için hiç de iyi
sinyaller vermedi Galatasaray.
4-2-3-1’den
başka çare yok!
Galatasaray’ın mevcut kadrosuna bakınca takımın
doğal dizilişinin 4-2-3-1 olduğu rahatlıkla söylenebilir. Oyuncu grubuna
uygunluğunun da ötesinde tek seçenek de denebilir. Süper Kupa’da kısmi olarak
da denedi bunu Prandelli, ama daha sonda vazgeçti. Sezonun çok başı olmasına
rağmen bu konuda fazla alternatifi yok gibi. Burak’ın tek santrfor, arkasında da
Sneijder’in olduğu, Pandev, Olcan, Bruma ve Yasin’den yabancı kontenjanı ve
form durumuna göre ters ayaklı iki ön kenarla birlikte Galatasaray ideal ileri 4’lüsünü
bulabilir. Prandelli’nin çift ön libero için ise farklı ikili kombinasyonlar
imkanı olacak. Eskişehirspor karşısındaki Dzemaili, 11’i fazlasıyla
zorlayacağını gösterdi ve sahadaki 5 yabancıdan biri olabilir. Partneri ise
Melo, Selçuk ve Yekta’dan biri. Galatasaray’ın en net ve alternatifi az
bölgesinin ise defansı olduğu ortada. Bu maçtaki 4’lüyü sezonun büyük bölümünde
göreceğiz muhtemelen. Ama şurası kesin gibi; Galatasaray’da taktik diziliş ve
oyuncu tercihleri bu sezon fazlasıyla konuşulacak!
Bruma
bildiğimiz gibi!
Çok şey beklenen Bruma hala ne yapacağını bilemiyor
sahada. Sanki her topla buluştuğunda, “Pas mı vereyim, şut mu çekeyim, çalım mı
atayım, yoksa top mu süreyim?” sorularıyla boğuşuyor gibi bir hali var. Kariyerini
belirleyecek en temel eksiği, handikabı da bu zaten. Oyun ve pozisyon bilgisi
açısından çok sorunlu. Bir türlü doğru kararları veremiyor, hatta bazen karar
da veremiyor.
Sağlam
bir Eskişehirspor!
Yemeyen ama atamayan da bir takımdı geçen sezonki
Eskişehirspor. Ertuğrul Sağlam, takımlarına oyunu tutmayı, savunma yapmayı ve
kolay gol yememeyi iyi öğretiyor. Ancak Necati Ateş - Henri Bienvenu ikilisiyle
hücumda kısır kaldı. O yüzden olacak ki yerlerine Ömer Şişmanoğlu, Rogelio
Funes Mori ve Mirkan Aydın’ı aldı. Ön kenarlarda Sisokko ve Erkan Zengin de var
zaten. Yani bu sezon daha golcü bir Es-Es beklenebilir. Galatasaray’a karşı 6
yeni oyuncuyla çıkmasına rağmen dengeli ve güçlü bir takım görüntüsü verdi
Eskişehirspor. Ki bunu Diego, Özgür Çek, Aytaç v Akaminko’nun yokluğunda yaptı.
Kadro zenginliği ve derinliği açısından önemli bir artı. Eksiklerine ve
sahadaki yeni oyuncularına rağmen daha sezon başında ne yaptığını bilen bir
takım vardı sahada. Ekonomik sorunlar takımın belini bükmezse geçen sezonki
12’nciliğin epey üstünde yer alacaklar gibi.
Mirkan
Aydın: Süper Lig’in yeni santrforu eli kulağında!
5 sezon Bochum formasıyla Bundesliga 2’de oynadı ve
27’sinde Süper Lig’e geldi. Daha ilk iki maç bir kenara not etmemiz için
fazlasıyla yetti ve arttı bile. Geçen sezon Elazığspor’da olduğu gibi Deniz
Yılmaz’ın etkisini gösterebilir. Bir kere çok güçlü. İstasyon santrforu iyi
oynayacak gibi. 1.90’a yakın boyu ve cüsseli yapısına rağmen çok da hareketli. Sahada
kaldığı 60 dakikada takımının en çok mesafe kat edeni oldu. Pas alışverişi,
sırtı dönük servisleri, hatta topla dönüşleri ve ters uzun pasları oyun zekasına
işaret ediyor. 15 golü bulmayabilir ama hücumda çok etkili olacak tipte biri.
Es-Es’in Avrupa hedefinde kilit rol alabilir.
*14.09.2014'te Akşam Gazetesinde yayımlanmıştır. http://www.aksam.com.tr/sporgalatasaray/oyun-sablonunu-arayan-galatasaray-ve-prandelli/haber-338584
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder